25.05.2017

Work and Travel: Alanya

Bilindiği üzere tez çalışmam için uzun aralıklarla yazılar yazmak zorunda kalıyorum. Ve aralıkların uzunluğu soğuttuğunu düşünsem de tez çalışmamın argümanı yine blogumdan çıktığından dolayı motivasyon temellerim sağlam. Şimdi fakirin work and travel'ı da fakir olur derlermiş, Hani desinlermiş... Bu anlamda Rize maceramızdan sonra şimdi Alanya maceramızı da gerçekleştirmiş olduk.
Bu sene Alanya'da gerçekleştirilen 2. Uluslararası Sosyal Bilimler Sempozyumunda, sosyal ağlarla ilgili bir bildiride değerli hocamla katıldık. Bunun için 17-20 Mayıs tarihlerini ülkemizin tatil merkezlerinden biri olan Alanya'da kısa süreli bulunma hali geçirdim. Diğer yazıma paralelleştirme esaslı olarak yazıya başlayacak olursak:
Work and Travel: Alanya
Work and Travel: Alanya (2017)

1-  Otobüs

Fakir insanın yolculuğu da fakir olur mottosu her zaman önemlidir. Bundan dolayı yolculuğumu otobüsle gerçekleştirdim. Otobüsün "suit" yani rahat olduğu söylenmişti ki, traktörde gitsem daha rahat olacağını söyleyebilirdim. Diğer yazıdaki gibi fiyat performans eğrisinde bir trajedi oluşturacak olursak:

a- Muavin

Yok anam bizim hizmet almadan yana şansımız yok. Aslında Rize'ye nazaran iyiydi muavin, yani bir ara bana beyfendi der, gibi olduğunu duydum ama sonra molada az sohbet edince beni "abi ya Alanya iyidir gez." derken ki konuşmalarımızı hatırlar gibiyim. Alanya'ya indiğimizde ise "kardeşim dönüşte görüşürüz inşallah" ise nirvana geliyorum sana diyerek double double yapmış olduk. Kızdığım nokta değil tabi komik, kimse bana beyfendi demesin, asıl ben diyim beyfendi ama ne ara abi, kardeş olduk, iki saat daha kalsak sevgilim olacaktı. Korkum bu lütfen...

b- Yolcular

Otobüs yolcularının ciddi sosyolojik tespit içerdiğini, çoğunun neden otobüs yolcusu olduğunu -kendimde dahil- anlamak için otobüste geçirilen sürede anlamak mümkün. Hatta o kadar kafamda bu konu münakaşa yaptı ki dönerken "Otobüs yolcularının sosyolojik perspektifte davranış yönelimi: Alanya ... Otobüs Yolcuları Örneği" diye makale çıkar diye düşünmedim değil.

Programlanmış terminatörler olabilirler ve bu yolculukta da üzerime oynamadı değiller. Bunun en basit örneği yaşlı bir teyzenin verdiği örneklerden açıklamak isterim. Teyze 80'li yaşlarda biraz halsiz, 3 kadın (gelin-kız-hala olabilir) otobüse bindiler, arkadaş yol boyunca teyzenin yanına git gel git gel, artık baktım koltuklar arasında ayak izlerinden yol oluşmuş. Bende gariban ortada kaldım, önümden kadın kalkıp gidiyor koltuk oynuyor, hadi bakalım uyandık. Bunun dışında teyze halsiz ama ilk molada kusum kusum kustu ki, tam çaprazımda o sesleri duyan ben içime içime kustum. Garipti, garip... Hayatımdaki ilk olarak kusma işindeki ironiyi çocukken otobüsle seyahatimizde yan koltuktaki kadının anneme "Abla benim içim dışım bir!" dedikten 5 dakika sonra kusmasıydı.

c- Koltuk Yatırma

Bu sefer ki koltuk yatırma maceramız enteresandı. Tiesto gibiydi, önümdeki kadın gelinlerden biriydi galiba, arkadan anne bağırınca koltuk kalkıyor. Anneye bakıp gelince koltuğun yatırma koluna basıp üzerime yatırıyordu. Şu para yapıştırma işini birgün yapıcam karar verdim artık.

2-Alanya

Şehir kapsam olarak tatil merkezi havasında değil, tabi nedeni şehrin yapısıyla değil, kimsenin olmayıyışıyla alakalı. Genel bir hissizlik var ve çok boş. Kafa dinlemelik olduğunu söyleyebilir. Birde şu var bu Anadolu illerinin sıkıntısı, şehirde bağlantı kopuk bir yere gidecen şehrin öbür ucunda. İstanbul'da her ne kadar trafik şikayeti olsa da ulaşım alternatifleri çok burda ise o yok! Böyle turistik yerlerde olmalı bence, Antalya'dan geçerken tramway gördüm sanki ama Alanya'da da olsun...

a- Konferans

Konferans kaldığım yere çok uzakta olan Konaklı Kongre Merkezinde gerçekleştirildi. İlk gün kaybolarak kısa bir şehir turu yaptım. Yolumu bulmam da oranın yerli halkı ve şoförleri sayesinde oldu.Her bindiğim otobüse:
-Abi, Konaklı Kongre Merkezi nerde?
---Kongre merkezi mi?
-Evet!
--Kongre merkezi bilmiyorum, üniversite olmaz mı?
Faruk eczanesi, Faruk kırathanesi olmasın hesabına dönüştü olay. Hatta bir kişi bana "Napcan orda gitme" demişti. Adamlar senin adına karar veriyor daha ne istiyorsun der gibi düşündüğünüzü görür gibiyim. Sonunda aklı selim bir insan bulup "Abi beni orda indir, ne istersen veremem ama 3,50 tl yol ücreti veririm" diyip kendimi gitmek istediğim yere attım. Bu kaybolmanın bana tek yararı kısa ölçekli yeri tanıma fırsatı buldum.


Work and Travel'ın esas amacı neydi, sunumdu. Sosyal ağların kazanımları üzerine güzel bir çalışma yaptık ve sunumumuz kendimi övmek amaçlı söylemiyorum ama beğenildi. 2 aylık derin bir çalışmaydı. Güzel tebrikler aldım ve akademisyen olma anlamında küçük bir adımda bulunmuş oldum.

b- Otel

Kaldığım yer Damlataş'taydı. Yer güzel çünkü çıkınca hemen aşağısı sahil, arka tarafı işlek caddeydi. Ama otel Anayurt Oteli gibiydi. Sabahları sessiz akşamları otelde kalan üç-beş kişiden üçünün partilerine şahitlik ediyordu. Hatta gelmeden önceki son gün, yan odamda gecenin üçünde bir playstation partisi yapılıyordu. Sesleri duyup uykulu iken "hep sevişin..." diye bağırmıştım ama susmadılar. Ama sonra anladım ki oyun oynuyorlarmış, eğer playstation fantezisi değilse, çünkü psikopat tipli biriydi.

Ayrıca modern bir ağlama duvarı olduğum için, otelde bir gün uzatma yapmak için işletmeciye gidip indirim isterken "abi vallaha senden alıyorum garsona veriyorum, bu sene kapatıp, güzellik merkezi açıcam para yok!" diye başlayıp otelin kuruluşuna kadar giden bir dert dinleme seansı da yaşadım. Odam zaten ayrı garipti, paranormal olsun diye mi ne yoksa beni otel sahibi bir şey yaparım diye mi ne, tek kişilik bana iki yataklı oda vermişti. Hatta bunu da indirim isterken: "abi 60 çok fazla değil sana verdiğim ekstralar var!" Cidden bu lafı söyleyince gittim ekstra ne diye baktım yatakmış, Karadeniz'de olmaz bu terslik!
c- Sahiller/Gezi

Gelmeden önceki son gün aslında ben Alanya'yı küçük ölçekli gezdim. İnstagram hesabımı takip edenler bilir, güzel kareler yakaladım. Hani yerin  bir aurası var sadece sorun betonlaşma ve dikey mimari. Sahili hiçbir şekilde yanına gitmeden göremiyorsunuz. Sahiller doğal olarak çok boştu. Bende elin cahili, tatil beldesine kışlık pijama götüren insan evladıyım. Sahile gidecem giyecek elbise yok, gidip alayım desem 3 gün sürer beğenmem. En son paçaları, kolları sıvadım, bir sıvacı ustası gibi sahilde cıbıl karılara bakan erkek tipinde dolaştım, Allah'tan sapık zannedip dövmediler. İlk gün sahile kravatla gitmiştim o daha kötü, konferans ne kadar resmileştirdiyse artık.

Son gün, otobüsüm akşam olduğu için konferans gezisine katıldık, Yalan Dünya Mağrasına gittik. Mağra o kadar yalandı ki klostrofobim çıktı, dar soğuk ve kasvetli.


Sonuç olarak akademik temelli attığım bu adımda enteransanlık içinde güzel bir 5 gün geçirdim, geçirmediysem de güzel bir 5 günlük deneyimim oldu, bundan sonra konferansa da olsa sıcak bir yere gitme halinde:

  • havlu
  • şort (takım elbise kombini gibi olsun)
  • tshirt
  • terlik
  • az biraz yemek
  • alerji kremi
  • Ve bir miktar boş işler parası
getirmem gerektiğini deneyimledim. He bunlar zaten olan şeyler ama gitmeden önce bildiğim halde boşladığım için şimdi tarihe not olsun dedim. Umarım keyif veren bir yazı olmuştur. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere...
Sevgiyle Kalın...

6 yorum:

  1. Ya çok eğlenceli bir travel yazısı olmuş...Tebessümle okudum,otobüs muhabbetini,yan odayı,sahildeki cıbılları :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim arada keyif veren bir şeyler yazmak gerek. :D

      Sil
    2. Bence daha sık yapmalısın...

      Sil
    3. Çok teşekkür ederim, gezen tozan biri olsan bu tarz keyifli yazılar çıkar. Rutin monoton düzen hep bir karamsarlığı çağırıyor.

      Sil
  2. Ayyy Ruhsuz oğlum. Biz epeyce seneler otobüsle Marmaris'e giderken, kızım benim ağzımı bantlamak isterdi hep. Sataşıyordum aykırılıklara zira :) Çok sıkıcı süreçlerdi. Hangisinden bahsederim ki... Boş verelim bizde her şey anormalleşti zaten. Mantıkla açıklanabilir gibi değil. Sen başarılı olmuşsun ya, o beni sevindirdi. Geçmiş olsun diyorum. Sevgiler oğlum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Otobüs yolculuğu büyük sabır işi. Çok teşekkür ederim, sağolun ablm. :)

      Sil

Yorum Kuralları
*Lütfen yalnızca yazı ile ilgili yorumlar yazın.
*Yazının konusu dışında iletmek veya sormak istediğiniz bir şey varsa İletişim Formunu kullanın.

Reklam